DOĞANIN
EN VAHŞİ YARATIĞI:
İNSAN
|
Ateş
onların yüzlerini yalayarak yakar da onun içinde onlar, etleri sıyrılmış
olarak sırıtan dişleriyle kalıverirler.
Mü'minun 104
Ayetlerimize
karşı inkara sapanları şüphesiz ateşe sokacağız. Derileri yanıp döküldükçe,
azabı tadmaları için onları başka derilerle değiştireceğiz. Gerçekten
Allah, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.
Nisa 56
|
Amerika’nın,
1980 yılında kanguru ürünlerine ilişkin ticari ambargoyu kaldırması üzerine,
Avustralya’da 1500 lisanslı kanguru avcısı türemiş ve büyük gelir kaynağı(!)
oluşmuştur.
Etlerinden kedi köpek maması, derisinden jogging pabucu yapılan kangurular,
düzenlenen gece avlarıyla, ışıkla avcıların yanına çekilmekte ve derilerinin
bozulmaması için fotografta görülen yöntemle öldürülmektedir.
|
Kapatıldığı
bu kafesten kurtulmak ümidiyle burnunu tellere sürterek parçalayan bu
leopar da Çin’in sınır kenti shenzen’den Honk Kong’a götürülerek, şiş
ya da ızgara yapılacağı günü beklemektedir.
|
Yalnız
boynuzları için avlanan gergedanlar, uygulanan katliam sonucu, soyu çok
kısa bir zaman içinde tükenme tehlikesiyle karşı karşıya gelen hayvanların
arasında ön sıralarda yer almaktadır. Şu anda, Kenya mevcut gergedanlarının
%90 ını kaybetmiş durumdadır. Gergedan boynuzunun kullanım alanı afrodizyak
amaçlı ilaçların yapımıdır.. Hammaddesinde birkaç gram boynuz tozu bulunan
ilaçların kutusu 400-500 dolardan satılmaktadır.
|
David
Attenbrough tarafından hazırlanan “life on earth” (Yeryüzünde yaşam) adlı
tv belgeselinde yer alan ve davranışlarıyla milyonlarca televizyon seyircisinin
sevgisini kazanan, Rwanda yağmur
ormanlarının kibar devi olan bu dağ gorili de çekimden birkaç hafta sonra
insanoğlunun hışmına uğramıştır. Şu anda, mumyalanmış başı, av maceralarını
büyük bir gururla arkadaşlarına anlatan
medeni bir avcının salonundaki şöminenin duvarını süslemektedir.
|
Bülbül
ve kızılkuyruğun, ökse sürülmüş bir dalda noktalanan hazin sonları. Avrupa’da
her yıl milyonlarca göçmen kuş, göçleri sırasında insanoğlunun kurduğu ölüm
tuzaklarından kurtulmaya çalışmakta, ancak birçoğu bu savaştan yenik çıkmaktadır.
Av sporu adı altında, leylekten şahine, baykuştan kırlangıca kadar, uçan
herşeye ateş eden avcıların yalnızca italya’da 150 000 000 kuş avladığını
söylersek, katliamın boyutları hakkında bir fikir vermiş oluruz. |
Kesin
koruma altında
olmalarına
karşın, olağanüstü bir güzelliğe
sahip bu kutup ayısı da,Norveçli bir avcı grubunun hışmına uğramaktan
kurtulamamıştır.
|
Her
yıl binlerce ayı balığı yavrusu da, yumuşak kürkleri için, kafalarına vurularak
öldürülmekte bu
günahsız yavruların kanları, karların temiz beyazlığıyla bir tezat oluştururken
bölge annelerinin çığlıklarıyla inlemektedir. |
Alınan
tüm önlemlere karşın japonya’daki iki adasında yaşayan balıkçıların, yunus
balığı katliamı önlememektedir. Sığ bir koya çekilen yunuslar, resimde
de görüldüğü gibi, burada acımasızca boğazlanmaktadırlar. Denizcilerin
en yakın dostu olarak bilinen yunusların, insanlar gibi acı çektikleri
ve gözyaşı döktükleri bilimsel olarak kanıtlanmıştır.. Ne yazık ki, bu
katliamı hazin çığlıklarlarıyla protesto eden yunusların gözyaşları, kendilerinden
birkaç dakika önceöldürülen kardeşlerinin kanlarına karışmaktadır.
|
Kapanla
yakalanan ve bu yolla çok acı çeken bu kaplan, kendisini avlayanlar tarafından
sırt üstü konumda asılır ve kafesin kenarından çıkarılan başı bir kasap
tarafından kesilir. Küçük şişelere doldurulan kanı, şişesi 500 dolardan,
kalbi ise 1500-2000 dolardan satılacak olan bu muhteşem hayvanınn karaborsada
10000 dolardan müşteri bulan kürkü ise, önce bir vitrini ardından da bir
bayanın sırtını süsleyecektir. Eti de çeşitli biçimlerde müşterilere sunulacaktır. |
|
|
Bu
fotografa bakanlar, yalnızca 1975-1980 yılları arasında dişleri için kaçak
olanan avlanan fillerin sayısının 250 000 dolayında olduğunu söylediğimizde
buna inanacaklardır. Bu zavallı fillerin ayakları ise, ünlü avcıların salonlarını
süslemektedir. |
Timsah
derisinin en büyük ithalatçısı konumunda olan Fransa, her yıl 500 000
timsah derisinin yanısıra milyonlarca yılan ve lezar derisi satın almaktadır.
Bu durum, onbeş tür timsah neslininhemen hemen yokolmasına neden olmuştur.
Çok nadir bulunan albino piton yılanının Almanya’ daki değeri 20 000 dolardır.
|
|
Kafeslerine
kapatılmış bir çift misk kedisi ile bir kartal da aynı son için sıralarını
beklenektedirler. |
K
A T L İ A M
Hazar
Denizi'nde yaşayan onbinlerce bebek fok, kürkleri için canavarca katledildi.
Rusların yaptığı katliam aralıksız sürüyor. Rusya da kürkleri için binlerce
bebek fokun hunharca öldürülmesi, ingiliz basınında geniş yer aldı. Özellikle
son zamanlarda çevreci ve hayvansever derneklerin çabalarına rağmen bitmeyen
kürk tutkusu, binlerce masum hayvanın katledilmesine neden oluyor. İngiliz
Daily Mirror gazetesinde yer alan haberde, Moskova'da bulunan bir bilim
derneğinin, Hazar denizinde küçücük fokları öldürülmesinde ön ayak olduğu
belirlendi.. Helikopterle fokların yaşadığı Hazar denizine ulaşan avcılar,
yaptıklarının bilim adına olduğunu iddia ediyorlar. Ancak canice öldürülen
30 bin kadar yavru fokun yalnuzca 10 tanesinin bilimsel amaçla kullanıldığı
ortaya çıktı. Rus yetkililer ise, Hazar Denizi'nin buzlu kıyılarında yapılan
katliamdan haberdar olmadıklarını açıkladılar. Daily Mirror gazetesi ise,
Rusya, Azerbeycan ve Kazakistan'ın durumu bildiklerini, fakat fok katliamına
ilgisiz olduğunu iddia etti.
Bebek
fokların hazin sonu
Annelerinin yanında korunmaya çalışan bebek fokların, avcıların karşısında
hiçbir şansları olmadığı ve yerden yere vurularak öldürüldükleri bildiriliyor.
İlk elli kadar yavrunun satımından elde edilen para, helikopterin benzin
masrafını karşılıyor, geri kalan ise kazanç hanesine yazılıyor. Bilimadamları,
kirliliğin fokların üzerindeki etkilerini incelemek için en fazla 10 tane
foka ihtiyaç duyuyorlar.
|
|
|